CENGİZ Koçaker’in Yeni Dünya’daki trajik öyküsü babası Necdet Koçaker’in 1963 yılında Türkiye Tarım Bakanlığı’nın eğitim amaçlı değişim programı ile ABD’ye gelişiyle başladı. Baba Koçaker’in burada Porto Riko asıllı Carmen Armodore ile evliliğinden Cengiz Koçaker dünyaya geldi. Ancak Cengiz Koçaker henüz 4 yaşındayken, babası Necdet Bey, anne Carmen Armodore’ye, Türkiye’de de iki eşi bulunduğunu itiraf etti. Necdet Koçaker’in Türkiye’ye gitme teklifi “Üçüncü eş olamam” diyen anne Carmen Armodore tarafından reddedilince, aile dağıldı. Buna rağmen Türkiye’ye giden baba Necdet Koçaker bir trafik kazasında hayatını kaybetti.

 

 

Böyle bir ortamda büyüyen Cengiz Koçaker, 2004 yılında, Florida’nın Clearwater şehrinde bir taksi şoförünü bıçaklayıp öldürdükten sonra aracıyla birlikte ateşe vermekten tutuklandı. Duruşmalarda, Avukatı Andrea Norgard, 93 sayfalık savunmasında, Cengiz Koçaker’i bu suça iten nedenin, trajik hayatı sonucu bozulan akli dengesi olduğunu iddia etti. Ancak bu savunma da jüriyi ikna etmedi. 2009 yılının sonunda tamamlanan duruşmalar sonucu, Cengiz Koçaker suçlu bulunarak zehirli şırıngayla idama mahkum edildi. Geçen ay temyize giden avukatı, bu kez müvekkilinin IQ’sunun düşük olduğuna dair raporları kanıt olarak mahkemeye sundu.

 

 

Florida’da idam cezaları zehirli iğneyle infaz edildiği için, avukat, Koçaker’in AIDS hastası olmasının da idamına engel oluşturduğunu öne sürdü. Çünkü ABD’de IQ’su düşük ve hasta mahkumların idam edilip edilmemesi tartışma konusuydu. Koçaker lehine sunulan diğer iki konu ise, birinci derece cinayetten mahkumiyet için yeterli kanıtın mahkemeye sunulmaması ve Florida’da diğer eyaletler gibi jürinin oybirliğine bakılmaksızın ölüm kararı tavsiye yetkisinin ABD anayasasına aykırı olması.

Mahkemenin gelecek birkaç hafta içinde temyiz dilekçesi ile ilgili kararını açıklaması bekleniyor. Ancak mahkeme kaynakları kararın değişmesinin çok zor olduğunu ve Koçaker’in bu yıl içinde idam edilebileceğini belirtiyor.

 

 

İdam kararı kesinleşirse, Koçaker’in infazı üstteki gibi bir masada, üç ilaçtan oluşan ölüm kokteyli ile infaz edilecek.

 

 

CENGİZ Koçaker, mahkeme sürecinde isnat edilen cinayeti hep reddetti. Mahkemeye, Porto Riko’lu annesinin diğer evliliğinden olan Ana Maria adlı kızkardeşinin, evi yakınlarında bulunan aracı yanarken gördüğünü ve polise haber verdiğini anlattı. Ancak aleyhindeki en büyük delil, arabanın arka koltuğunda bulunan ve kızkardeşinin Cengiz’e ait olduğunu ifade ettiği kanlı fanila oldu.

 

Dedektifler, Koçaker’in taksiyi ateşe verdiği öne sürülen benzin bidonunun da 2 sokak ötedeki kız kardeşinin evinden alındığını tespit etti. Kızkardeşi Ana Maria da verdiği ifadede, “Abim Cengiz çocukken de çok yaramazdı. En az 3 defa kafasına ciddi darbeler aldı. Akli dengesi yerinde değil. Küçük yaşta büyük erkeklerle uygunsuz şekilde birlikte oldu. Genç yaşta hapishanede tecavüze uğradı ve bir gözünü kavgada kaybetti” diye ifade verdi.

 

Kızkardeşinin bu iddialarını yalanlayan Koçaker ise, onun kendisinden kurtulmak için yalan söylediğini iddia etti. Yine de şimdi idam sırasını bekleyen Koçaer’in silahlı soygundan 6 defa cezaevine girdiği ve toplam 23 yılını aralıklı olarak demir parmaklıklar arkasında geçirdiği kayıtlarda yer alıyor.