Mehmet Kesim [email protected]

Vali Yazıcı'dan Beklenenler

29 Kasım 2020 Pazar

Son Valliler kararnamesinde Antalya'ya görevlendirildiği duyulmasından itibaren kendisiyle birlikte geçmişte bir çok ilde görev yaptığı ve kendisini yakınen tanıyan  dostlarım,bürokratlar ''Antalyanıza çok iyi bir vali geliyor '' diyerek yeni valimiz Ersin Yazıcı hakkında çok güzel şeyler anlatmışlardı.
Ulu Önderimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün ''Hiç Şüphesiz ki Antalya Dünyanın En Güzel Şehridir '' sözleriye onurlandırdığı bu güzel şehrimize gelir gelmez vatandaşlarla içiçe olmaya çalışan ,verdiği mesajlarla vatandaşın yanında olduğunu hissettiren , takdir toplayan Antalya valimiz Ersin Yazıcı, göreve atandığı dönem açısından bence en şanssız bir valimiz.
Korona salgınının en yoğun ve en  kritik döneminde vatandaşın tedirgin ,endişeli,olduğu can ,  ve vaka sayısının giderek artması yüzünden dahada fazlalaştığı zor bir dönemde turizmin ,tarımın başkenti Antalyamız da en yetkili kişi olarak devletimiz adına  görev yapıyor.
Şayet bu salgın olmasaydı biz şimdi yine turizmde rekorlarla biten bir sezonun başarısını gelecek yıl için fuarları ve rezervasyonları konuşan bir dönemi yaşayacaktık.
Felaket tellallığını hiç sevmem ve yapmam bunu hem dostlarım hemde okuyucularım çok iyi bilirler.
Ülkemizin,Antalyamızın Milletimizin menfaati 30 yılı aşkın gazetecilk hayatımda benim için çok önemlidir.
Ama malesef tüm dünyayı ,Türkiye'yi kasıp kavuran korona salgını Antalyamız'da da hızla vaka sayısını artırırken bir çok tanıdığımız kişinin hastalığını ,vefatını üzüntüyle duymaya devam ediyoruz.
Devletimiz elinden geldiği kadar aldığı tedbirlerle salgının önlenmesi için büyük gayret gösterirken daha önceki yazılarımda bahsettiğim gibi ''KORONAYA ÇARE SİZSİNİZ '' .Maske ,sosyal mesafe ve hijyenlik konusunda herkes duyarlı olmalı, salgının yayılmaması için mümkün olduğunca kalabalık yerlerde, kapalı alanlarda bulunmamalı, hatta mümkünse evden çıkmamalı..
Geçen hafta yayınlanan  hafta sonu kısıtlaması ve restoran kafe gibi işletmelerle ilgili genelge sonrası bir çok işletme sahibi çok önemli olduğunu düşündüğüm şikayetlerini bir gazeteci olarak benimle paylaştılar.
Yerden göğe kadar haklı oldukları şikayetlerinde Antalya'da Konyaaltı,Kaleiçi,Eski Lara Yolu,Barınaklar,Örnekköy'de bulunan turizm ruhsatlı otel ,konaklama tesislerinin isimlerini bile vererek restoran ve kafelerine gece yarılarına kadar dışardan müşteri aldıklarını ,gelen müşterilerin kimliklerini resepsiyonda sanki otelde konaklama yapıyorlarmış gibi göstererek resmi görevlileri kandırdıklarını tafsilatlı bir şekilde anlattılar.
Anlattıklarında da haklılar. Beni arayan aylık 30 bin ,40 bin lira kira parası veren 20 kişinin üzerinde personeli olan neredeyde günlük en az 6 bin lira işletme masrafı olan işletmeler genelgeye uyarken  bu turizm konaklama ruhsatlı işletmelerin şakır şakır müşteri alması hele salgına karşı tedbir ve yasakların alındığı bir dönemde hiçde adil bir olay olmadığını ben bizzat AESOB Başkanı Adlıhan Dere,AK Parti Antalya  Milletvekillerimiz Mustafa Köse ve Kemal Çelik'inde bulunduğu birlikte olduğumuz sohbet ortamında da dile getirmiştim.
Vatandaşın bu şikayeti öfkesi içişleri bakanımız Süleyman Soyluya kadar ulaştı.
İçişleri bakanı Sn Soylu her zamanki hassasiyeti ve duyarlılığı ile bu konudaki şikayetleri göz önünde bulundurarak cumartesi günü yeni bir genelge yayımlayarak tüm valiliklere gönderdi.
Sanıyorum bu genelge kapsamında bu tür şikayetlere yol açan gece yarılarına kadar dışardan müşteri alarak restoranında kafesinde insanları  oturtup haksız yere kazanç sağlayan işletmelere gereken denetim yapılır..
Ben burda Antalya valimiz Ersin Yazıcıdan bu denetimlerin habersiz ve sivil ekipler tarafından sanki müşteri gibi giderek oturarak yapılması önerisinin daha caydırıcı olacağını paylaşmak istiyorum.Bu müşterileri otel müşterisi gibi gösterirken konaklama için fatura kesilmiş mi konaklama gereği isimleri emniyete bildirilmiş mi daha tedaylı ve sıkı bir çalışmanın vergi denetim ekipleriyle birlikte yapılması  işletmeler için daha adaletli bir ortamı getireceği inancı içerisindeyim..
Bu salgın birlikte yapılacak mücadele ruhu ile  toplumsal dayanışma içerisinde kazanılacağını herkesin bilmesi gerekir..
Elbette bu salgın can güvenliğini tehdit ettiği kadar ekonomik krizede yol açacaktır açmaktadır ama herkes bilmeli ki SAĞLIK OLMADAN HİÇ BİR ŞEY KAZANILMAZ.
Herkes yaşantısından feraget etmek zorunda..
Plajlar ,Parklar,Yeşil alanlar insanlarla dolu hiç sosyal mesafeye uyulmadan açık havada olsa herkes keyif peşinde olmamalı..
Gerekirse yeşil alanlar parklar,plajlar ,ören yerleri ,belirli bir dönem veya belli bir saatten itibaren yasaklanmalı,denetlenmeli,
Salgın sayısı ,hastalık,ölüm rakamları giderek artıyor,
Yeni tedbirler ,yasaklar artık kaçınılmaz olduğu Ankaranın'da gündeminde ..
Antalya valimiz Ersin Yazıcı kendi yetkisi dahilinde il hıfsısıha kurulu kararı ile salgına karşı yeni tedbir ve yasaklar alması gerektiği artık sokakların birinci önemli maddesi.
Havalar giderek soğuyacak vücut dirençleri dahada kırılacak buda hastalığa karşı yakalanma riskini artıracak..
Bütün bunlar öncesi Hayat Eve Sığar Uygulamasında Antalya şehir merkezinde her yerin yüksek riskli görüldüğü ortamda Antalya Halkı Vali Yazıcı'dan yeni önlemler beklediğini yazmak zorundayım..
Ben şehrin en merkezinde  Kalekapısında 72 yıldır aynı yerde aynı işi yaparak markalaşmış bir esnaf ailesinin  çocuğu olarak Antalya sokaklarının vatandaşın  şu an tercümanlığını yaptığımı herkes biliyor..
Elçiye Zeval Olmaz Misali  Vali Yazıcının Tüm kaymakamlıklar ve belediyeler ,kurumlarla  birlikte daha hijyen sokak ortamı dahil Antalyalının Bu salgında en az zararla atlatabilmesi için her çalışmasında Antalyalı bir gazeteci Yazar ve 5 farklı gazeteden oluşan Medya Grubu başkanı olarak her zaman yanında olduğumuzu bilmesini istiyor
Vali Yazıcı'ya görevinde başarılar diliyorum

[email protected]