11 Kasım 2025 Salı 13:46
BYTURCO MEDYA HABER MERKEZİİ
HABER : İREM KESİM /KKTC
BYTURCO MEDYA GRUBUMUZA AİT Gazetelerde köşe yazan ilgi ve beğeniyle okunan KKTC Cumhuriyet Meclisi 1. Dönem Milletvekili Prof.Dr. Ata Atunun yine ilgiyle okunacak çok özel özel köşe Yazısı ile sizlerle
| ABD’li Rubin’in Türkiye Takıntısı |
 |
Amerikan Girişimcilik Enstitüsü’nün (American Entrepreneurship Institute, AEI)
kıdemli araştırmacısı ve Orta Doğu Forumu’nun politik analisti olan Dr. Michael Rubin,
Ulusal Güvenlik Dergisi’nde (National Security Journal, NSJ) yayımladığı yazıda
İsrail’in sinsi planlarını yeniden gözler önüne sererken Türkiye hakkındaki doğru
olmayan saçma sapan görüşlerini de dile getirmekte.
ABD;de ünlü(!) analist olarak tanıtılmaya çalışılan M. Rubin söz konusu yazısında;
Birleşmiş Milletler Barış Gücü yerine İsrail ordusunun Kıbrıs’a yerleştirilmesini
önermekte. Birleşmiş Milletler’in barış misyonlarına katılarak Somali, Bosna, Kosova
ve Lübnan gibi bölgelerde barış sağlama çabası gösteren Türkiye’yi gerçek dışı bir
ithamla “istikrarsızlık unsuru” olarak tanımlıyor aklınca.
Ve en önemlisi de, Türkiye'yi bölgeden çıkarmak amacıyla gizli toplantılarda
hazırlanan stratejilerin varlığından söz ederek kısmi içerikler açıklıyor aklısıra.
M. Rubin’in görüş ve önerileri profesyonelce değil, bölgede var olan gerçeklerinden
çok uzak ve sadece kendi duygularını dile getiren bir analiz maalesef.
Rubin yazısında, Türkiye Milli istihbarat Teşkilatı’nın (MİT), Hamas'ı hem dini
aşırılıkçılık hem de İsrail'in yıkılması çağrıları konusunda desteklediğini iddia etmekte.
Türk birliklerinin Gazze;ye girmesine izin vermenin, Müslüman Kardeşler'in fethetmeyi
veya devirmeyi hedeflediği İsrail, Mısır ve Ürdün'e karşı koyabilmesi için Hamas;a fon,
askeri silah, cephane ve teçhizat sağlamak anlamına geleceğini öne sürüyor aynı
zamanda.
M. Rubin, Türkiye’nin Türk Silahlı Kuvvetlerini Barış Gücü adı altında Gazze'ye
göndermeye çalışmasının, devletlerin kendi bölgelerinde barış gücü olarak hareket
etmelerine ilişkin geleneksel yasağı delmek ve ortadan kaldırmak olduğunu da iddia
ediyor.
Yazısında bir akıl dışı öneriye daha yer veren M. Rubin, Kıbrıs’ta 1964 yılından beri
görev yapmakta olan BM Barış Gücü UNFICYP'in yerine İsrail'in tek başına Barış Gücü
görevini yapmasını teklif ediyor. Gerekçesini de İsrail’in, Güney Kıbrıs Rum
Yönetimi’nin ekonomik ve güvenlik konularında müttefiki ve ortağı olduğuna
dayandıran Rubin’in önerileri tam bir akıl tutulması.
M. Rubin, saçmalamalarında biraz daha ileriye giderek sanki de Türkiye ile
Ermenistan arasında bir sınır krizi ve çatışma varmış gibi, Yunanistan silahlı
Kuvvetlerinin, Türkiye-Ermenistan sınırında barışı koruma ve izleme rolü almasının
bölgesel barışa hizmet edeceğini iddia ediyor.
Türkiye’nin geleceğini Yugoslavya’nın parçalanması ile ilintileyen Rubin, “bugün güçlü
görünen ama yapısal kırılganlıklar taşıyan devletler, zamanla parçalanabilir” görüşü ile
saçmalamayı üst perdeye taşıyıp Türkiye’nin bir gün parçalanabileceği hayalini ortaya
koyuyor.
Öncelikle şunu bilmek gerekir ki, M. Rubin’in analizleri ABD’nin “Devlet Politikası”nı
oluşturmuyor. Sözleri “uyarı ve plan üzerine kurgulanmış senaryo”dan öteye gitmediği
gibi, bırakın devlet içinde, Stratejik Araştırma Enstitülerinde, akademide ve basında
bile çoğu zaman kabul görmüyor.
Gerçek olan şu ki; Türkiye hâlâ ordu, idari kapasite, dış destek ve ittifak bağları gibi
güçlü kurumlara sahip bir ülke. Bunlara ilaveten Türkiye’nin üniter bir devlet olması,
coğrafi büyüklüğü, birkaç bin yıllık devlet geleneği, hukuki ve anayasal yapı
bakımından parçalanmaya kapalı olması ve referandumla bölünebilecek bir modelde
olmaması nedeni ile M. Rubin’in iddiaları havada kalıyor.
Prof. Dr. (İnş. Müh.), Doç. Dr. (UA. İliş.) Ata ATUN
Akademisyen,