Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, 8 Mart Kadınlar Günü'nde çeşitli etkinliklere katılmak için Mardin'e geldi.

Erdoğan ve beraberindeki heyet önce Mardin'de Çok Amaçlı Toplum Merkezi (ÇOTAM) Sergisi'ni gezdi ve alışveriş yaptı.

Başbakan daha sonra Mardin Artuklu Üniversitesi'ni Kültür Merkezi'nin açılış kurdelasını eşi Emine Erdoğan'ın yanı sıra Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu ve Mardin milletvekilleriyle kesti. Başbakan ve beraberindeki heyet Kültür Merkezi'nde açılan ÇOTAM Sergisi'ni de gezdi.

Çok Amaçlı Toplum Merkezi Sergisi'nin standlarını eşi Emine Erdoğan'la gezen Başbakan Erdoğan, yöresel ürünler satın aldı.


Başbakan Erdoğan son olarak Dünya Kadınlar Günü nedeniyle Artuklu Üniversitesi'nde düzenlenen toplantıda bir konuşma yaptı. Konuşmasında annelere seslenen Başbakan, "Anneler teröre karşı çıkmak, çocuklarını terör kıskacından çekip almak zorundadır" dedi.

Başbakan'ın açıklamalarından satır başları şu şekilde;



"MARDİN KÜLTÜRÜYLE, KARDEŞLİK VE DAYANIŞMASIYLA..."

Elbette bu programın Mardin’de düzenleniyor olmasının, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nün Mardin’de Mardinli hanım kardeşlerimizle kutluyor olmamızın özel bir anlamı var.

Evliya Çelebi Mardin için diyor ki: “Mardin’i tarif etmekte lisan kısa, kalem kırıktır.”

Mardin bir medeniyet şehri. Mardin dinlerin, dillerin, farklılıkların buluştuğu ve hoşgörü içinde varlıklarını sürdürdükleri bir şehir. Mardin tarih şehri, Mardin kardeşlik şehri. Mardin çilekeş, Mardin onurlu, dirayetli Anadolu kadınlarının şehri. Mardin bir açık hava müzesi. Bu görünümüyle, kültürüyle, kardeşlik ve dayanışmasıyla dünyaya anlamlı bir örnek teşkil eden şehir.



"VAN'DAKİ ULUDERE'DEKİ KADINLAR HATIRLANMAYI HAK EDİYOR"

Ben Salı günü partimin grup toplantısında da ifade ettim. 'Bu yıl 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde Van’lı depremzede kadınların hatırlanmayı hak ediyorlar' dedim. 'Uludere’de evlatlarını eşlerini kaybeden kadınlar hatırlanmayı hak ediyorlar' dedim. 'Kuzey Afrika’nın, Fas’ın, Tunus’un, Libya’nın ve Mısır’ın kadınları bu 8 Mart’ta hatırlanmayı fazlasıyla hak ediyorlar' dedim. Şimdi temennim ve duam Suriye’deki kadınların hatırlanacağı anı yakalamak ve yaşamaktır.

Ne yazık ki onlarca yıldır 8 Mart’ı buruk karşılayan, isimleri anılmayan Somali’nin, Filistin’in, Afganistan’ın kadınları bu yılda aynısını yaşamaya devam ediyorlar.



"ANNELER TERÖRE KARŞI ÇIKMAK ZORUNDADIR"

5 kadın terörist kaçarken örgüt tarafından infaz edildi. Gencecik kızlarımıza bunlar yapılıyor. 13 yaşındaki çocuğunu teröre kaptıran annenin acısı dağlar kadardır. Anneler teröre karşı çıkmak, çocuklarını terör kıskacından çekip almak zorundadır.

Bingöl'de şehrin en kalabalık olduğu insanların alışverişi çıktığı saatte bir canlı bomba üzerindeki bombayı patlattı. Hatice Belgin kardeşimiz kendi çocuklarını kırtarmak için canlı bombanın üzerine kapandı. Bedenini siper etti. Allah mekanını cennet eylesin Hatice kardeşimizin.

Biz kadına aile içindeki rolü sebebiyle ayrı bir değer veriyoruz. Bizim anlayışımız bu.



"BU TOPRAKLARIN TERÖRE DUR DİYECEĞİNE İNANIYORUM"

Bugün artık Kürt kökenli anne ve babaların da terör örgütünün gerçek yüzünü görmelerini bekliyorum. 'Çekin artık elinizi çocuklarımızın üzerinden' demelerini bekliyorum. Karnında çocuğuyla bir anne adayını katleden örgütün bu topraklardan çekip gitmesi lazım. Bu topraklar anneliği yüceltmiştir. Bu topraklardan doğan medeniyet, öldürmeyi en büyük günah saymıştır. Bu toprakların artık tek yürek halinde teröre dur diyeceğine inanıyorum.

Hükümet olarak 9 yılda kadınların sorunlarını çözmek için yoğun mücadele içindeyiz. 46 milletvekiliyle diğer siyasi partilere fark atmış durumdayız. Bugün bütün vilayetlerde kadın hareketinin olduğu tek parti yine AK Parti'dir. İl ve ilçelere kadar yayılmış bir kadın örgütlenmemiz var.

Türkiye'de yetişkin okur yazar durumu 2002'de yüzde 79du. Şu anda ise yüzde 88. Nereden nereye geldik. Ana kız okuldayız kamoanyasıyla 824 bin kişiyi okur yazar yaptık.